Akademi ve Medreseyi Buluşturan Proje
Mardin Kızıltepe Hedbi medresesi fakihleri kolay ve eğlenceli öğrenme metotları üzerine projeler üretti. Hedbî Medresesinin düzenlediği Proje sergisine yoğun ilgi görürken medresesinin bu çalışması beğeni topladı.
Kızıltepe ilçesinde Hedbî Medresesi avlusunda gerçekleşen proje sergisi programına; Şeyh Muhammed Mutevekkil el-Haznevi, Seyda Müderris Molla Vezir Aslan, Müdderis Molla Abdurrehim Şemrehî, Müderris Molla Rauf Hezehî, Artuklu üniversitesi İslami ilimler fakültesi dekanı Prof. Dr. M. Zahir Ertekin, İslam Tarihi bölüm başkanı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Doç. Dr. Cüneyt Gökçe, üniversite EBS başkanı Doç. Dr. Fesih Dinç, Doç. Dr. Ziya Polat Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Öz, Kızıltepe EBS başkanı Tarık Yılmaz, Kızıltepe İlçe Vaizi Kemal Kahraman, Hukukçu-Yazar Sıdkı Zilan,Türkiye Aile Meclisi Güneydoğu Bölge Başkanı Eğitimci Yazar Eyüphan Kaya, okul müdürleri, eğitimci, alim, akademisyen ve birçok kesiminden oluşan misafirler katıldı.
Din Psikoluğu Kasım Elalmış’ın sunumuyla başlayan ve Hafız Muhammed Emin hocanın okuduğu Kur’an-ı kerim ile devam eden proğramda Seyda Molla Burhan Hedbi tarafından yapılan selamlama konuşmasının ardından Prof. Dr. M. Zahir Ertekin ve Şeyh Muhammed Mutevekkil el-Haznevi tarafından açış konuşmaları yapıldı.
Selamlama Konuşmasına: “Mevlid-i Nebi haftası münasebetiyle; muhabbetten Muhammet oldu hasıl Muhammetsiz muhabbetten ne hasıl diyor ve hepinizi muhabbetle selamlıyorum.” Diyerek başlayan Seyda Hedbi sonrasında; “Medrese bir geleneği temsil ediyor. Bunun bilincindeyiz elhamdülillah.
Aslında bu bilinç ile hareket ettiğimizden olsa gerek bu geleneği korumak ve müstakbele taşımak nasıl olurun derdini ve kaygısını da taşımaktayız.
İşte bu, ilk adım…
Eskiyi Formasyon temelli bir metodolojiye evirerek korumak ve belki de böylelikle medrese eğitim ve öğretiminde yeni kapılar da açmak…
Arife tarif ne gerek.
Size dünden bahsedecek değilim. Dün dünde kalmıştır.
Medreseyi, tarihini, öncülerini, muhtevasını, tarihe kazandırdıklarını, insanlığa katkılarını ve mühayelesini elbette ki biliyorsunuz. Fakat bu çağda var olmak, bu çağda değerlerimizle var olabilmek! Var olmanın ötesinde temsil edebilme gücü ve azmini elde edebilmek.
İlk ve orta seviye; Akide, Sarf ve Nahiv kitapları ile hat sanatını ihtiva eden ve çok sınırlı bütçe ile çer-çöpten dönüştürülerek yapılan bu “bireysel beceri projeleri” daha da ileriye götürmeleri için öneri ve eleştirilerinizi dikkate değer gördüğümüz sizleri; bunun için buraya davet ettik. Hoş geldiniz.
Her bir fakkemize gösterdikleri azim ve özveriden ötürü ayrı ayrı teşekkür ediyor yeni hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.” Dedi.
Daha sonra Fake Muhammed Mustafa Çiftsüren tarafından okunan Kaside ile serginin açılışı gerçekleştirildi. Projelerinin başında bekleyen her bir fekke, sergiledikleri projelerinin tanıtımını sergiyi gezen misafirlere yaptılar.
Hedbi Medresesinde okuyan fekilerden Mîkail Şuayb Ergül, Projenin amacını ve kendilerine olan katkısını şöyle anlattı; “İlim atölyesi olarak adlandırdığımız bu serginin, aslında medreseler geleneğinde bir yenilik olduğunu söyleyebiliriz. Nitekim şu ana kadar medreselerde daha çok teorik olarak ders verilmekte, ilim öğrenilmektedir. Ama bu sergimizde teorinin yanında bir nebze de olsa teorik derslerin pratiğe dönüştürülmesi amaç edinilmiştir. Bu da belirttiğimiz üzere medrese geleneklerinde bir ilktir.
Serginin temel amacını şu şekilde özetleyebiliriz. Şu ana kadar medreseye dışarıdan bakanlar, medrese içinde tahsil gören talebelerin tam anlamıyla ne yaptıklarını, ne öğrendikleri bilinmemektedir. Fakat bu sergimizle az da olsa dışarından medreselere bakan, medreselerde artık neyin üretildiğinden az-çok haberdar olabileceğini mülahaza edilmektedir.
Bundan sonra da seydamızın önderliğinde bu tür sergiler tarafımızca daha da geliştirilerek müsait zamanlarda tertip edilecektir inşaallah.”
Abdülhamit Gümüş ise; “burada klasik eğitimin yanı sıra kitabet, Arapça konuşma, hat ve benzeri birçok eğitim aldıklarını, bu sergide bazı projelerini katılan misafirlerle paylaştıklarını” söyledi.
