MEHTABİYAT / MEHTAP TUMRİK
UNUT…
Acıların dünde kaldı, dün; geçmişte…
Hasretlerin, sitemlerin, isyanların boş heveslerin
İsteyip de elde edemediklerin, üzmesin, bitsin
Hepsini sil bir kalemde, boş ver
Unut gitsin!..
*
Unut gitsin!..
Kolay olmasa da, acısı kanatsa da, hayatından koca parçalar koparsa da…( Bedeli ağır olsa da…)
*
Unut gitsin!..
Neleri silmedin ki hayatından?.. Hani hayallerin, hedeflerin, uğruna mücadele ettiklerin?..
Bir bir dürüp kaldırmadın mı tozlu raflara, belki de açılmamak üzere üstü kara mühürlerle hatta?..
*
Mecbur kılınmadan, daha fazla kırılmadan,
Ufalanıp, savrulmadan
Yıkılıp, yok olmadan
Sen unutulmadan..
Unut gitsin!..
*
Unut, silsin!..
Geçmiş; siyah beyaz film kuşağı,
Beynin; tek kanallı TV,
Evirip çevirip izlettirirken aynı sahneleri,
Hiç düşünmez; kim dindirecek reklam arasında,
Kanayan o yüreği!..
*
Unut, bitsin!..
Bir kuruştu simit sen onları yaşarken. Memurluk mühim işti… Her el kalem tutmaz, tutsa da efkar dağıtamazdı en Nazım’ından!..
*
O yüzden şimdi;
Gözü yaşlı anıları
Hak etmediğin acıları
Dillendiremediğin isyanları,
Yüreğine gömdüğün itirafları…
Unut gitsin!..
*
“Keşke” leri eskiciye sat,
“Eyvah” ları camdan at,
“Ahh” ları kenara bırak
Geçmişi unutup, yarına ümitle bak!..
26.07.2013